İnsanın fiziksel varlığıdır nefsi. Görülen, hissedilen, yaşayan parçası, bu dünyaya nisbetle kendisi. İhtiyaçlar, arzular, hırslar hep ondan kaynaklanır. Denilebilir ki, bütün tasavvuf, "Nefsini tanıyan Rabb'ini de tanımış olur" ilkesi üzerine kurulmuştur, nefsin tezkiyesini amaçlar.